Noah Kahan Orange Juice Türkçe Çeviri & Şarkı Sözleri

Song Language Translator’da Noah Kahan Orange Juice Türkçe Çevirisini ve Şarkı Sözlerini inceleyin.

Balım, gel
Parti daha yavaş ilerliyor
Ve kimse seni kışkırtmayacak
Biliyoruz ki ayıldın

Mutfakta portakal suyu var
Çocuklar için alındı
Senin için, istersen senin
Sadece ziyaret edebildiğin için sevinçliyiz

Senin eve dönmeni bekliyormuş gibi hissediyorum
Çok uzun zamandır
Nereye gittiğini sormayı düşünmedim bile
Peki neden gittin?

Ve sen dedin
Ve sen dedin

Kalbimin değiştiğini söyledin
Ve ruhumun değiştiğini
Ve kalbim ve kalbim

Yüzümün değiştiğini söyledin
Ve altı aydır içmediğimi
Geçmişteki kazadan geçerken mezarları görüyorsun
Parmaklarında tek bir çizik yok
Sadece seni tutmamı istedin

Ama seni yabancılaştırdı
Ve öfkeyle doldurdu
Şimdi senin lorduna ve kurtarıcına
Üçüncü sıradayım

Senin eve dönmeni bekliyormuş gibi hissediyorum
Çok uzun zamandır
Nereye gittiğini sormayı düşünmedim bile
Peki neden gittin?

Ve sen dedin
Ve sen dedin

Kalbimin değiştiğini söyledin
Ve ruhumun değiştiğini
Ve kalbim ve kalbim

Hayatımın değiştiğini söyledin
Bu kasabanın değiştiğini
Ve senin değişmediğini

Dünyanın değiştiğini
Ve garip bulmuyor musun
Sadece devam ettin mi?

Ve ben söylerdim
Son içtiğimde
Senin çimenlik bahçende baygın yatıyordum

Şimdi hepimiz senin için sadece kargalar mıyız?
Hepimiz seni aşağı mı çekiyoruz?
O kemikleri toprağa sen koymadın
O kemikleri toprağa sen koymadın

Balım, gel
Parti daha yavaş ilerliyor
Ve kimse seni kışkırtmayacak
Biliyoruz ki ayıldın

Mutfakta portakal suyu var
Çocuklar için alındı
Senin için, istersen senin
Sadece ziyaret edebildiğin için sevinçliyiz

Noah Kahan Orange Juice Türkçe Çeviri – Orijinal Sözleri

Honey, come over
The party's gone slower
And no one will tempt you
We know you got sober

There's orange juice in the kitchen
Bought for the children
It's yours if you want it
We're just glad you could visit

Feels like I've been ready for you to come home
For so long
That I didn't think to ask you where you'd gone
So why'd you go?

And you said
And you said

You said my heart has changed
And my soul has changed
And my heart and my heart

That my face has changed
And I haven't drank
In six months on the dot

See the graves as you pass through
From our crash back in 02'
Not one nick on your finger
You just asked me to hold you

But it made you a stranger
And filled you with anger
Now I'm third in the lineup
To your lord and your savior

Feels like I've been ready for you to come home
For so long
That I didn't think to ask you where you'd gone
So why'd you go?

And you said
And you said

You said my heart has changed
And my soul has changed
And my heart and my heart

That my life has changed
That this town had changed
And you had not

That the world had changed
And don't you find it strange
That you just went ahead and carried on?

And you know I'd say
The last time I drank
I was face down passed out there on your lawn

Are we all just crows to you now?
Are we all just pulling you down?
You didn't put those bones in the ground
You didn't put those bones in the ground

Honey, come over
The party's gone slower
And no one will tempt you
We know you got sober

There's orange juice in the kitchen
Bought for the children
It's yours if you want it
We're just glad you could visit

Şarkının Sözlerinin Anlamını ve Hikayesini Keşfedin

Şarkının sözlerinde, birine yönelik bir davet var. “Honey, come over” (Tatlım, gel) diyerek, kişinin tekrar bir araya gelmesini istiyor. Parti yavaşlamış ve kimse onu tempt (kandırmak) etmiyor; bu, belki de kişinin alkol bağımlılığından kurtulmuş olmasına atıfta bulunuyor.

Şarkıda, kişinin içki içmediği ve hayatında değişiklikler olduğu üzerinde duruluyor. “You said my heart has changed” (Kalbim değişti) ve “my soul has changed” (Ruhum değişti) ifadeleri, kişinin içsel dönüşümünü ve belki de geçmişteki hatalarından uzaklaştığını gösteriyor. Kişinin altı ay boyunca içki içmemesi, onun yaşamındaki büyük bir değişime işaret ediyor.

Geçmişe dair anılar da var; “See the graves as you pass through” (Geçerken mezarları gör) ifadesi, geçmişte yaşanan acı olaylara, belki de kayıplara referans veriyor. “Not one nick on your finger” (Parmağında en küçük bir yara yok) ifadesi, kişinin fiziksel olarak iyi durumda olduğunu ama duygusal olarak yabancılaştığını gösteriyor. “It made you a stranger” (Seni yabancı yaptı) ve “filled you with anger” (Seni öfkeyle doldurdu) sözleri, bu değişimin getirdiği duygusal karmaşayı yansıtıyor.

Şarkıda, “Feels like I’ve been ready for you to come home” (Evine gelmeni bekliyormuşum gibi hissediyorum) diyerek, kişinin geri dönmesini beklemenin verdiği duygusal yükten bahsediliyor. Kişinin gidiş nedeni sorgulanıyor: “So why’d you go?” (Neden gittin?) Bu, ayrılığın getirdiği belirsizliği ve hayal kırıklığını yansıtıyor.

Son kısımlarda, dünyadaki ve kasabadaki değişimleri vurgulayan sözler var. “That the world had changed” (Dünyanın değiştiği) ifadesi, zamanın herkes için ne kadar ileri gittiğini gösteriyor. “Are we all just crows to you now?” (Biz artık senin için sadece kargalar mıyız?) diyerek, kişinin çevresini nasıl algıladığını sorguluyor.

Şarkının sonunda, tekrar davet var; “There’s orange juice in the kitchen” (Mutfakta portakal suyu var) diyerek, kişinin geri dönmesini bekleyenlerin ona sunduğu destek ve sevgi ifade ediliyor. Bu, geçmişe dair acıların ve kayıpların yanında, yeniden bir araya gelme umudunu barındırıyor.

Şarkıcının Diğer Şarkıları

Şarkıcının diğer şarkılarıyla mı ilgileniyorsunuz? O zaman buraya tıklayın.

Türkçe Dilinde Başka Şarkılara Da Göz Atın

Türkçe Dilinde Başka Şarkılar İçin Tıklayın

Comments

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Song Language Translator